Vücudun Verdiği Sinyaller ve Pozitif Çıkan Gizli Kan Testi
Hastamızın yolculuğu, birçok insanın zaman zaman yaşadığı ancak çoğu zaman göz ardı ettiği şikayetlerle başladı: bir süredir devam eden halsizlik, kansızlık (anemi), karın ağrısı ve geçmeyen kabızlık.
Aile hekimine başvurduğunda yapılan basit ama hayat kurtarıcı bir test olan dışkıda gizli kan (gaita testi) sonucunun pozitif çıkması, daha ileri bir araştırmanın kapısını araladı.
Bu sonuç üzerine gastroenteroloji merkezine yönlendirilen hastamızda, yapılan kolonoskopi ile erken evre sigmoid kolon kanseri şüphesi doğdu.
Cerrahi Dışı Yöntem ESD ve Beklenmedik Sonuç
Hastamıza ilk olarak, cerrahiye alternatif, endoskopik bir yöntem olan ESD (Endoskopik Submukozal Diseksiyon) önerildi. Bu yöntem, polipin veya erken evre tümörün ameliyatsız bir şekilde, kolonoskopi sırasında çıkarılmasını hedefler. Umutla uygulanan bu işlemin ardından gelen patoloji raporu, ne yazık ki beklenen sonucu vermedi.
Rapor, kanserli kitlenin ESD ile tamamen çıkarılamadığını ve polip zemininde hala tümör dokusu kaldığını gösteriyordu. Bu durum, artık daha kesin bir tedaviye, yani kolon kanseri ameliyatına ihtiyaç duyulduğu anlamına geliyordu.
Laparoskopik Kolon Ameliyatı
İlk tedavinin yetersiz kalması üzerine tarafımıza yönlendirilen hastamız için en etkili ve kesin tedavi planını oluşturduk. Hastamıza, kanserli bağırsak bölümünün ve çevresindeki riskli lenf bezlerinin kapalı yöntemle çıkarıldığı Laparoskopik Anterior Rezeksiyon ameliyatı uygulandı.
Ameliyatın amacı sadece kalan tümörü değil, hastalığın yayılma potansiyeli taşıyan tüm yolları temizleyerek tam bir şifa sağlamaktı.
Kemoterapiye Gerek Kalmadı!
Ameliyatımızın başarısını taçlandıran en güzel haber, patoloji laboratuvarından geldi. Çıkarılan kalın bağırsak ve lenf bezlerinin incelendiği detaylı raporda, hiçbir lenf bezinde kanser yayılımı (metastaz) olmadığı görüldü.
Bu, hastalığın bağırsak duvarıyla sınırlı kaldığı ve vücuda yayılmadığı anlamına geliyordu. Bu sayede hastamız, birçok hastanın endişe duyduğu kemoterapi ve radyoterapi gibi ek tedavilere ihtiyaç duymadan takip sürecine alındı.
Sağlıkla Geçen 2 Yıl ve Geleceğe Umutla Bakış
Bugün, ameliyatının üzerinden tam 2 yıl geçen hastamız, kontrolleri için kliniğimize yeniden başvurdu. Yapılan tüm tetkik ve tahlillerinin tamamen temiz çıkmasının mutluluğunu birlikte yaşadık. Artık yıllık kontrollerle takip edeceğimiz hastamızı, sağlığına kavuşmuş olmanın huzuruyla uğurladık.
Bu hikaye, dışkıda gizli kan gibi basit bir testle başlayan erken teşhisin ve ilk tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda bile doğru cerrahi müdahalenin, hastaları kemoterapi gibi ağır süreçlere gerek kalmadan tam sağlığa kavuşturabileceğinin en güzel kanıtıdır.
Test sonuçlarınızı bizimle paylaşın; detaylı bir inceleme yapalım ve size en uygun tedavi planını oluşturalım.